6 Şubat
1912 tarihinde yayımlanan bir nizamname ile İslam’ın medeniyet kurup geliştiren
bir din olduğu ifade edilerek, onun faziletlerini ve güzelliklerini anlatabilecek kâmil insanlar, başka bir
ifadeyle ‘İslam tebliğcileri’ yetiştirmek amacıyla Medresetü’l-Vâizîn kurulmasına karar verildi.
3 Mart
1924 tarihinde TBMM’den geçirilip 6 Mart’ta yayımlanan Tevhîd-i Tedrîsât Kanunu
ile tüm medreseler Milli Eğitim Bakanlığına bağlandı.
Maarif
Vekili Hüseyin Vasıf 11 Mart 1924 günü ilgili makamlara gönderdiği telgraflabakanlığına
bağlı medreseleri kapattı. Dârü’l-Hilâfe Medreseleri ise 1924 yılında
İmam ve Hatip Mekteplerine dönüştürülmüştür. Darül Hilâfe medresesi ne demektir? Medrese ne dir? Osmanlı Hükümetinin
kuruluşuyla beraber, her yerleşim yerlerinde medreseler açıldı. Bu okullarda
sadece din bilgileri değil, tarih, coğrafya, matematik ve diğer fen ilimleri de
öğretilirdi. Bunu ispat için tarih meydandadır. Bu medreselerden Molla Fenariler, Molla Hüsrevler, Molla
Güraniler, Piri Reisler, Katip Çelebiler… yetişti.
Tevhîd-i Tedrîsât Kanunu kabulüyle İmam Hatip Mektepleri fiilen öğretime
başladı. Türkiye’nin çeşitli illerinde bu mektepler açıldı. İmam Hatip
Mekteplerinde dini ağırlıklı dersler ve
Fransızca, Tarih Coğrafya, Cebir, Tabiat Bilgisi, fizyoloji, psikoloji, sosyoloji
gibi ilimler de okutuluyordu. Ancak bu mekteplerin ömrü de uzun olmadı.
Açılışlarının ilk yıllarından itibaren Bakanlık tasarruf tedbirleri adı
altında - diğer mekteplere değil - yalnızca İmam Hatip Mekteplerine tahsisat
ayırmadı, yani maddi yardımda bulunmadı.
·
Mekteplerin mezunlarına devletçe istikbal vaat edilmedi. Yani devlet resmi
ve maaşlı görev vermedi.
·
Birtakım bahanelerle öğretmenler görevlerinden alındı.
- İmam Hatip Mektepleri çeşitli gerekçeler gösterilerek
Eylül 1930 yılında kapatıldı.
Laiklik gerekçe
gösterilerek dini alana yönelik çeşitli baskılar uygulandı. Vatandaş dini
bakımdan cahil kaldı. Camiilerde namaz kıldıracak imam bulunamaz oldu.
Cenazeleri defnedecek hoca yok gibiydi.. Herkes kendi başının çaresine bakmak
mecburiyetinde kaldı. Hal böyle olunca sağlıklı bilgiye ulaşmaktan yoksun olan
insanlar arasında batıl inanışlar yaygınlaşmaya başladı. Kulaktan dolma
bilgileriyle kendilerini din görevlisi ilan eden insanlar türedi. 945 yılında
ise fiili olarak demokrasiye geçilmesiyle Celal Bayar liderliğinde Demokrat
Parti kuruldu. Bu parti dine karşı daha müspet bir tavır aldı. Bu da mevcut CHP
iktidarını zora soktu. Seçimler yaklaşırken dini hayatı ilgilendiren konularda
bazı adımlar atmak ve icraatlarda bulunmak durumunda kaldı. Bunlardan biri de
İmam Hatip Mekteplerini yeniden açmak oldu..
İmam Hatip Okulları
1950 de iktidar Demokrat Partiye geçti. 17 Ekim 1951
günü Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri’nin onaylamasıyla 7 ilde birer İHO açıldı.
İmam Hatip Okullarının amacı; Türk Milletine hitap
edecek, olgun, kültürlü hatip ve imamların yetişmesini sağlamaktı.
Demokrat Parti İktidarı zamanında, ilk mekteplerde de
dini bilgiler verilmeye başladı. Din Derslerinde: İmanın Şartları. İslamın Şartları, Namaz nasıl kılınır? Namaz
Süreleri ve diğer dini bilgiler de öğretilirdi. Zaten Camiilerimizde açılan
kuran kurslarında yediden yetmişe her vatandaş, Kuran okumayı öğrendi. CHP
zamanında suç sayılan Kuran eğitimi Demokrat Parti zamanında serbestçe
öğretildi.
1960
İhtilali sonrasında İmam Hatip Okulları mevcudiyetini korudu. Süleyman Demirel
liderliğinde Adalet Partisinin iktidara gelmesiyle İmam Hatip Okullarının
sayısında artış oldu. Yurt genelinde toplam İHO sayısı 71’e ulaştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder